Gastro Eko
nasıl bir haber sitesidir?
neyi savunur?
neyi savunmaz?
hangi konuları kapsar?
yayın politikası nasıldır?
Yaşamın ilk yemeğinden bugünkü son öğünümüze kadar gıda ile çevre birbirinden hiçbir zaman ayrılmadı. Ne toprakta ne de tabakta. Kadim uygarlıklardan bugüne yemek denildiğinde çevre, çevre denildiğinde yediğimiz şey akıllara geldi. Toplumların davranışları ve kültürleri buna göre şekillendi. Yazında da aynı durum söz konusuydu; Vergilius’tan günümüze tarıma ve gıdaya dair ne yazıldıysa yaşadığımız çevreyle birlikte düşünülmesi esastı.
Hal böyleyken gastronominin ve gastronomi yazınının endüstriyel gayelerle canlı yaşamından ayrılmaya çalışılmasını, gastronominin bir şov olarak “food styling”e indirgenmesini, kıt bir anlayışla “sadece yemek tarifi” olarak görülmesini, doğanın gıda endüstrisine hizmet eden “sömürülecek bir kaynak” veya “bir meta” olarak görülmesini ve doğanın dengesinin kâr uğruna göz ardı edilmesini kabul etmiyor; gastronomi ile ekolojiyi, tarladan çatala bütünlüklü bir bakış açısıyla birbirinin tamamlayıcısı olarak görüyoruz.
İlla bir tanım gerekirse kimileri bu anlayışa “eko-gastronomi” diyor. Kulağa hoş da geliyor. Biz de kulağınızda “eko” yaratan, hem gazete çağrışımı yapan hem de gıda ile ekolojiyi içine alan bir isimle yola çıkıyoruz: Gastro Eko!
Gastro Eko; kültür, doğa ve gastronominin birbirinden ayrılamayacağının farkında ve sorumlu yayıncılık anlayışıyla bilgi verme misyonu üstleniyor; okuruna, bilimsel titizliği elden bırakmadan nitelikli içerikler sunuyor ve güncel haberler veriyor. Kimi zaman kısa bir haber kimi zaman da daha kapsamlı içerikler ve yerinden insan hikâyeleri veya söyleşiler aracılığıyla yediğimiz yemeği, soluduğumuz havayı, içtiğimiz suyu, bir parçası olduğumuz gezegeni ve Gaia’nın bir parçası olan “biz”i anlatıyor.
Gastro Eko aynı zamanda sınıf ayrımının, ırkçılığın, homofobinin, cinsiyetçiliğin ve türcülüğün karşısında duruyor. Yaşamı sevmeyen her türlü zorba ve benmerkezci görüşe karşı farklı tip, tür ve renkteki tuğlaları, kültürün ve geleneğin harcıyla bir araya getirerek “biz”den oluşan bir kale olarak yükseliyor. Eşitliğe ve yaşama kucak açıyor. Tabağımıza ve kadehimize gelen gıdaya ve onda emeği bulunan arıya da ırgata da saygısını sunuyor.
Kültürel mirası, ormanları ve biyoçeşitliliği korumayı, yerel ve atalık tohuma sahip çıkmayı, karbonu ve her türlü kirliliği sıfırlamayı, gıda güvensizliğini bertaraf etmeyi, gıda ziyanına engel olmayı, tarıma ve tarım emekçisinin haklarına sahip çıkmayı; sözün kısası gıda ve çevreyi -sözde değil özde- daha iyi, adil, temiz ve sürdürülebilir kılmayı amaçlayan her türlü oluşum ve bireyle kol kola olmayı hedefliyor.
Bu yolculukta bizimle olduğunuz, renk kattığınız ve duvarı sağlamlaştırdığınız için hepinize teşekkür ederiz.