
Zeus’un nefesi İda’da doğar, denizin tuzuyla arınır; Ayvalık’a Armutçuk’tan beri mis gibi bir hava vurur, berraklık tüm kente hakim olur. Bu haliyle Ayvalık, Akdeniz’de tertemiz havasıyla meşhur olur.
Fakat gün olur; kokuşmuş bir çöp konteynırıyla bile kıyaslanamayacak kadar kötü, ekşi ekşi kokarak mide bulandıran, yarattığı puslu görüntüyle içimizi sıkan bir hava Ayvalık’ın üzerine adeta bir kâbus gibi çöker.
Sıcak havalarda bu pis hava daha da çekilmez hale gelir. Halk bu kokuya lanet ede ede işe okula gider, KOAH hastaları o gün daha fazla oksijen solumak zorunda kalır.
Kendinizi bir anda “dünyanın en kötü hava kalitesine sahip yerinde” hissettirir. Halbuki Ayvalık’ın havası böyle midir? Tabii ki değildir. Peki ama bunun suçlusu kimdir?
Kentin yanı başındaki Doğuş Pirina Fabrikası…
Bilmeyenler için pirina, zeytinyağı fabrika artıklarının birtakım süreçlerden geçirilerek elde edilen alternatif bir yakıt olarak bilinir. Firma kendi sitesinde şöyle yazar; “Bu ürünlerin içeriklerinde kükürt oranın çok az bulunması sebebiyle çevre dostu yakıtlardır.”
Ne ki “çevre dostu” olarak tanımlanan ve Kuzey Ege’de tercih edilen bu alternatif yakıtın on binlerce insanın yanı başında yapılan sorumsuz üretimi, Ayvalık kenti ve çevresi için zehirli bir ilişkiden başka bir şey değildir.

Ayvalık halkı yıllardır şikâyetçi
Ailesiyle birlikte Ayvalık’ta yaşayan Yonca Odabaşı da “insan sağlığı ve çevreye verdiği zararlar” nedeniyle Change.org platformunda konuyla ilgili bir kampanya başlattı. T.C Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ile Doğuş Pirina’nın “muhatap” gösterildiği “Doğuş Pirina Fabrikası’nın Zehirli Gaz Emisyonlarının Durdurulması” çağrısına ise 4.300’ün üzerinde vatandaş destek verdi.
Başlattığı kampanyada, “Fabrikadan çıkan gazların, pirinanın işlenmesi sırasında oluşan zeytin karasuyu buharının atmosfere salınması sonucunda oluştuğunu” söyleyen Odabaşı, “zehirli gazların astım gibi solunum rahatsızlıklarını tetikleyebildiğini ve mavi bebek sendromuna yol açabildiğini” ifade etti.
Pirina üretiminde kullanılan maddelerin zehirli ve çok tehlikeli olduğu bilinirken, Aralık 2020’de de fabrikaya ait zeytin karasuyu havuzunun duvarlarının çökmesiyle birlikte zehirli atıkların çevreye yayılması tepki çekmişti.
Ayvalık halkı ve sivil toplum kuruluşları, bu fabrikanın kapatılması için yıllardır uğraş halinde. Sadece yapılan denetimler sırasında fabrika bacasında gerekli önlemlerin alındığı bilinirken, geri kalan zamanlarda halk sağlığı alenen tehdit edilir durumda.
Kampanya kapsamında T.C Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’ndan “fabrikanın zararlı gaz emisyonlarının kontrol altına almasını” talep eden Odabaşı’na, bu haberi yazan bir Ayvalık sakini olarak destek veriyor; Gastro Eko olarak da konunun takipçisi ve tarafı olacağımızı buradan ilan ediyoruz.
Aynı zamanda konuyla ilgili olarak ilk adımları attığını bildiğimiz ama sonuca ulaşılması konusunda yeterli iradeyi gösteremediğini gözlemlediğimiz Ayvalık Belediyesi’ni de bilgi edinme hakkı gereği şeffaflığa, sorumlu ve sosyal belediyecilik anlayışı gereği daha aktif bir mücadeleye ve sonuca yönelik kararlı duruşa davet ediyoruz.
Kampanyaya destek vermek için tıkla
Hatırlatma: E-posta doğrulaması yapılmazsa imza geçersiz sayılıyor.
*
güncelleme: ayvalık Belediyesi söz hakkı istedi
Haberin ilk, yani yukarıdaki halini yayınlamamızın ardından Ayvalık Belediyesi, “tek taraflı habercilik” yaptığımız ithamında bulunarak bize ulaştı ve yaptıklarının görmezden gelindiğini söyledi. Yazının bundan önceki kısmı (yani son paragraf) dikkatle okunursa biz, belediye hiçbir şey yapmadı demedik. İlk adımları attığını zaten söyledik.
Sorumlu yayıncılık anlayışımız gereği kendilerine söz hakkı doğduğu için yazının önceki kısmına hiç dokunmadan bu eklemeyi yapma gereği duyuyoruz. Tuttuğumuz tek tarafın ekoloji ve halk sağlığı olduğu da bilinsin isteriz.
Belediye bugüne kadar konuyla ilgili neler yaptı?
Bize belediye tarafından gönderilen linklerden derlediğimiz, hedefe yönelik somut eylemler aşağıdaki gibidir. (Söylemlerden ziyade eylemlere, atılan somut adımlara yer veriyoruz. Çünkü biz belediyenin bülteni veya sosyal medya hesabı değiliz.)
2 Haziran 2020: Ayvalık Belediye Başkanı Mesut Ergin, Nikita Deresi’ne karasu tahliye eden ve kentte olumsuz hava kirliliği yaratan fabrika hakkında Cumhuriyet Savcılığa suç duyurusunda bulundu. Balıkesir Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’ne de aynı şekilde suç duyurusunda bulunuldu.
Ayvalık Belediye Başkanı Mesut Ergin: “Mecliste kurduğumuz komisyondan başlayıp, uzmanlar, akademisyenler eliyle mercek altına aldık. Bu çalışma ve araştırmaların sonucu ulaştığımız veriler göstermektedir ki yerel kamuoyunda Ayvalık’ın havasına ve suyuna zarar verdiği suçlaması altında olan bu tesis pek çok yasaya aykırı uygulamaları da bünyesinde taşımaktadır”
5 Haziran 2020: Dünya Çevre gününde Ayvalık Halkı ile birlikte miting yapıldı.
18 Aralık 2020: Paylaşılan haberde somut eyleme yönelik ifadeler: “Hava kalite ölçüm arabası aylarca ölçüm yaptı, kayıt altına alındı.” “Kapasitesinin çok çok üstünde çalıştığına dair ispatlarımız da söz konusu”
24 Aralık 2020: Artek Mühendislik Çevre Ölçüm ve Danışma Hizmetleri Ticaret Anonim Şirketi’ne yaptırılan KR 18-119 sayılı ‘Koku Emisyon’ Raporunda şirketin bacalarının hızı ile Çevtest Ölçüm Labaratuvar Ticaret Limited Şirketi firmasının 07/02/2018 tarihli emisyon raporundaki baca gazı hızlarının örtüşmediği tespit edildi. Ergin, “şirketin emisyon konulu çevre izninde kullanılan ‘Emisyon Raporu’nun güvenilirliği ve doğruluğu bu raporla şaibe altına girmiştir,” dedi.
Ayvalık Belediyesi Zabıta Müdürlüğü tarafından şirketin atık suyunu kaçak olarak doğaya bıraktığına ilişkin tutanak tutuldu. Bu tespite dayalı olarak Çevre Şehircilik İl Müdürlüğü’nce tesise para cezası kesildi.
29 Mart 2021: Balıkesir Büyükşehir Belediye Meclisi’nde Doğuş Pirina hakkında hukuk mücadelesi başlatıldı. Ayvalık Belediyesi de hukuksal sürecin devam ettiğini ve çevre sağlık komisyonunun yerinde inceleme yaptığını hatırlattı: Ergin şunları dedi: “Türkiye’nin her tarafından hammadde geliyor haddinden fazla işlendiği için duvar patladı. Tutanaklar tutuldu bu süreç var. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Balıkesir Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü ve Ayvalık Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunuldu. Ayvalık halkını temsil eden Ayvalık Belediyesi olarak fabrikanın çevre-işletme izninin iptali talebi ile İdare Mahkemesi’ne dava açıldı.”
Balıkesir Büyükşehir Belediye meclisi, Doğuş Pirina Fabrikası’nın ruhsatsız yapılaşma ve çevreye verdiği zararlar ile ilgili olarak konunun Çevre ve Şehircilik il Müdürlüğü ve diğer kamu kurum ve kuruluşlarının takibi amacıyla Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanlığı ile İmar ve Şehircilik Dairesi Başkanlığına gönderilmesine karar verdi.
*
Belediyeden gelen ilk mesajın üstüne sadece dava açmanın yeterli olmadığını söylememiz üzerine belediye tarafından bize gelen mesajda ise şunlar ifade edildi:
“Haberinizi okuduk. Umarız siz de paylaşımlarımızı okursunuz. Sadece dava değil. Dava sürecinde delil olacak, hava ölçüm araçları kentin 3 noktasında kuruldu. Eylemler yapıldı.”
*
Bu mesajın ardından konuyla ilgili bilgilendirilmek üzere Ayvalık Belediyesi’ne davet edildim.
Düşmanınız değil, çevre gazetecisiyim ve yeni bir soruyla davetinizi kabul ettiğimi belirtmek isterim: 29 Mart 2021’den bu yana ne yapıldı?
Zaten haberin ilk halinde sizi daha aktif bir mücadeleye ve sonuca yönelik kararlı duruşa davet etmemin sebebi buydu. Uzun süreli sessizliğiniz ve sonuçsuzluk…
İster davetinizde bana anlatın, isterseniz de bir basın açıklamasıyla bu sorunun cevabını verin lütfen: 29 Mart 2021’den bu yana ne yapıldı?
Saygılarımla.
Haber: Batuhan Sarıcan (info@gastroeko.com)